Zend Devleti yada Zend Hanedanı (Kürtçe: Dewleta Zend, Xanedana Zend, دەولەتی زەند, زەندییەکان; Farsça: سلسله زندیه Silsilah-i Zandīyah; İngilizce: Zand dynasty), 1750-1794 yılları arasında Kürdistan, İran, Kafkasya, Azerbaycan dolaylarında hüküm sürmüş Kürt devletidir. Lek Kürtlerin lideri olan Zend aşiretinin başkanı Kerim Han Zend tarafından kurulmuştur.
Zend Devleti yani Zendler, 21 Mart 1750 yılında, Newroz günü ilan edilen Kürt devletidir. Devletin kurucusu Kerim Han Zend şöyle der: "Bana kral, sultan, bey, şah… demeyin. Aramızda fark yok, hepimiz insanız eşitiz, ben sadece temsilcinizim, vekilinizim. Bana sadece Vekil diyebilirsiniz!"
Kürt Zend Devleti gerçekten adalet ve ortak yaşamın merkezidir. Kadınlar da erkekler gibi askerlik yapar böylece kendini savunma yeteneğini kazanır. Bu videonun sonunda tarihi anlamını açıkladığım sembollere çok dikkat edin, sembollerde Kürtlerin binlerce yıllık derinliğini göreceksiniz!
Safevi Devleti bazı Kürt aşiretlerini Horasan'a sürgün eder. Kürtlerin evlatları Kerim Han liderliğinde geri dönerek Safevi Yönetimine el koyar.
Bu şekilde Kürt Zend Devleti, 1750'de Newroz bayramında ilan edilir. Osmanlı İmparatorluğu ve Britanya yani İngiltere bu Kürt devletini hemen tanır. Başta Zend ile Osmanlı Devletleri'nin ilişkileri iyidir.
Ancak Osmanlılar Kürt Baban Devleti'ne haksız yere saldırınca Kürt Zend Devleti de Baban Kürtlerini destekler. Bu şekilde Osmanlı ile Zend Devleti'nin arası bozulur.
Kürt Zend Devleti'nin sınırları günümüz Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan, Kürdistan'ın doğusu ve İran'ı kapsar. Başkent ise Şiraz'dır.
Kristin Nibur, Alman matematikçi, haritacı ve kaşiftir. Danimarka adına yıllarca Zend Devleti'nde görev yapar, gördüklerini kaydeder.
Zend Devleti sistemi adalet, özgürlük, eşitlik ve ortak yaşam temelindeydi. Devletin kurucusu Kürt lider Kerim Han Zend halka yaptığı çağrıda şöyle der:
"Bana kral, sultan, bey, şah… demeyin. Aramızda fark yok, hepimiz insanız eşitiz, ben sadece temsilcinizim, vekilinizim. Bana sadece Vekil diyebilirsiniz!"
Kadın ordusu kurulur böylece kadınlar da kendi öz savunma gücüne sahip olur. Özellikle Afganlar Kürt Devlet sistemini alaya almak için, "Kadınların etekleri arkasında saklanıyorsunuz" der. Ancak mesele bu değil.
Dünya savaş tarihinde en büyük zulümler hep kadınlara yapılmadı mı? Bu yüzden herkesten önce kadınlar kendini zulüm, baskı ve şiddetten koruyabilmeli ve savunma yeteneğine sahip olmalı!
Newroz Bayramı'nda Kürt Zend Devleti ilan edildi dedik. Ancak aslen Türk olan Kaçar Hanedanı buna karşı çıkar. Kaçarlar Muhammed Hüseyin liderliğinde çok büyük bir ordu kurar. Öyle kalabalık bir ordu kurar ki, uzmanlar, "18'inci yüzyılda böyle bir ordu hiç görülmemişti" der.
Kaçarlar Afgan, Özbek ve çok sayıda milletten paralı askerler toplayarak Kürtlerin üzerine sürer.
Kaçar ordusunun kat be kat sayısal üstünlüğü karşısında Kürt ordusu umutsuzluğa kapılır. Bu yüzden Kürtler askeri güçlerini Şiraz şehir merkezine, kalenin içine çeker.
Gün geçtikçe Kaçar ordusu Şiraz'a daha da yaklaşır. Ve daha birkaç yıl önce Kobani'de şahit olduğumuz gibi kentin etrafı sarılır. Kaçar ordusunun ağır topları var ve toplar kale için büyük bir tehlike oluşturur.
Acaba Kürtler ne yapacak!? Ortadoğu ve İslam dünyasında vahşet saçmak ile nam salan, medeniyetten uzak bu güçlerle nasıl baş edecek?
Kaçar Hanedanı topları henüz yerleştirip kurmadan uzaktan onbinlerce asker görünür. Kaçarlar ve Kürtler hayretler içinde kalır. Acaba bunlar kim? Ne için ve kim için geliyorlar?
Yaklaşınca aniden Kaçar ordusuna saldırı gerçekleştirirler. Bunlar uzak bölgedeki Kürt aşiretlerinin gönderdiği destek güçleridir. Kürt kardeşlerinin sıkıştığını haber almış, oluşturdukları ortak güçlerle imdadına gelmişler.
Bunun üzerine Kürt Zend Devleti ordusu da şehirden çıkarak saldırı pozisyonun geçer. Gün birlik, özgürlük ve bağımsızlık için destan yazma günüdür.
Çok ilginç bir gelişme daha yaşanır. Batı bölgesine baktığımızda uzaktan binlerce yeni askerin yaklaştığı görülür. Acele ile savaş meydanına yaklaşırlar. Acaba bu defa bunlar kimdir, ne için ve kim için geliyor?
Savaş meydanına yaklaştıklarında bunlar da direk Kaçar ordusuna saldırırlar. Bunlar da Arap aşiret savaşçıları. Kürt Devleti'ne yardım etmek için gelmişler.
Hayret verici bir gelişme daha yaşanıyor. Savaşın toz û dumanı içinde uzaktan binlerce yeni savaşçının yaklaştığı göze çarpıyor. Bunlar da Pers yani Farslar. Kürt Devleti'nin imdadına koşmuşlar.
Ağır bir savaş sonucunda Kaçar Hanedanı ve beraberinde getirdiği paralı askerler ağır bir yenilgiye uğrar. Az sayıda asker hayatını kurtararak çekilir.
Bu savaş Game of Thrones dizisini akla getiriyor. Stark Hanedanı ve Özgür İnsanlar, Boltonlar tarafından abluka altına alınır. Tam umutsuzluğa kapıldıklarında binlerce Vale Hanedanı Şövalyesi aniden ortaya çıkarak yardımlarına koşar. Ve bu şekilde kurtuluşa ererler.
Kürt Zend Devleti'nin elde ettiği bu zafer adalet ve ortak yaşam kültürünün eseriydi. Arap, Fars ve Kürt aşiretleri Zend Devleti'ni huzur, barış ve adalet için tek seçenek olarak gördükleri için destek gönderdi.
Evet Kürt Zend Devleti adaletiyle o kadar ünlüdür ki, Bağdat halkı da gelip yardım ister. Halk, "Bağdat valisi Ömer Paşa bizden çok fazla vergi alıyor, zulmediyor. Bize yardım edin" der.
Kürt kral Kerimhan, Osmanlı Sultanı 1'inci Abdulhamit Han'a bir mektup göndererek, "Valiniz Ömer Paşa Bağdat halkına zulmediyor, vazla vergi alıyor, haksızlıklar yapıyor. Ya kendiniz cezalandırın yada biz cezalandıracağız" der.
Sultan Abdulhamit verdiği cevapta, "Bize akıl vermek ve tehdit etmek haddinize değil" şeklinde karşılık verir.
Böylece Kürt Zend Ordusu 1776'da General Sadık Paşa liderliğinde Bağdat'a doğru harekete geçer. Osmanlılar büyük bir orduyla Basra'da Kürt ordusunu karşılar.
Çıkan savaşta Kürt ordusu, Osmanlı ordusunu yener, Osmanlı'nın donanması ve tüm gemileri imha edilir.
Ve Kürt ordusu Bağdat'a doğru ilerler. Osmanlı yönetimi özür dileyip anlaşma yapmak istese de inatçı Kürt Ordusu ilerleyişini sürdürür.
Evet Kürtler inatçı bir millettir, durmazlar. Nitekim Ahmedê Xani, Mem û Zin'in 6'ıncı bölümünde, "Mem û Zin'i herkesin rağbet ettiği dillere karşın Kürtçe ve milliyetçi çizgide yazmamın sebebi inattır" der.
Ahmedi Hani ilgili bölümde şöyle demiştir:
"Ye’nî ne ji qabil û feqîrî
Belkî bi teessûb û eşîrî
Hasil ji înad eger ji bêdad
Ev bîd’ete kir xîlafê mû’tad"
Bağdat'a giren Kürt ordusu halktan fazla vergi alan, zulmeden Osmanlı valisini idam eder. Yönetimi yerli halka bırakarak ülkesine geri döner.
Adalet ve hakkın vekili Kerim Han Zend 1779'da Hakk'ın rahmetine kavuşur.
Şimdi gelin Kürt Zend Devleti'nin sembollerini inceleyelim, şaşırmaya hazır olun!
Bu resme dikkatlice bakın. Kürt Zend Devleti askerini görüyoruz. Bu devlet 1750 yılında kuruldu. Başındaki oval başlığa bakın. Şimdi gelin 2550 yıl önceye gidelim.
Bu rölyefe bakın, bunlar Med ve pers askerleri. Tarihte hiçbir şey tesadüf değildir. Medler Kürtlerin ataları olur. Başlıkları oval olanlar Kürttür. Bu başlıklar Efrin ve bir çok Kürt Kürt kentinde halen görülüyor.
Bu askerin resminde ilginç bir şey daha var. Aslan ve güneş sembollerine bakınız. Aslında bunlar Kürt Med Devleti sembolleridir. Kürtlerin atalar Medler Aryen yani Ari dil ve kültüre sahiptir ve Aryen devletler, özellikle Kürt Devletleri bunu hep kullanmıştır.
Sancağın ucunda Nar sembolü var, dikkatlice bakınız! Narın üstünde bir tac var. Gördünüz mü? Ve günümüze gelelim. Bu da Kürt kenti Kirmanşan'daki bir kapı. Kapı kolu nar şeklinde dizayn edilmiş ve üzerinde Kürt lider Kerim Han'ın resmi var. Görüyor musunuz?
Araştıranlar bilir, Nar ağacı dünya tarihinde ilk kez tarımcılığın icat edildiği Kürdistan'da ıslah edildi. Ve buradan dünyaya yayıldı.
Nar Kürt aşiretleri ve devletinin sembolüdür. Yani biz Kürdistan halkı yüzlerce kültür ve yerel yönetimle tek bir milletiz! Nar sembolünün üstündeki tac Kürtlerin genel liderliğinin sembolü, nar Kürdistan, nar taneleri de Kürt aşiretleridir.
İşte bu yüzden Kürt Zend Devleti'nin sembolü nardır. Osmanlılar, Ermeniler ve bir çok devlet Kürt geleneksel sembolü narı benimseyerek kullanmıştır.
Bu da Kürt Zend Devleti'nin parası. Üzerinde Nar sembolü var. İşte bu yüzden Ahmedê Xani, Mem û Zîn'de "Kimse Kürtler köksüz ve asılsızdır demesin!" ifadesini kullanmıştır.
Özellikle Şiraz şehri ve Doğu Kürdistan'da Kürt lider Kerim Han'ın ismi tarihi yapılara verilmiştir. "Vekil" isminde müze, kale, camii, pazar yeri ve yapılarla karşılaştığınızda biliniz ki Kürt Zend Devleti liderliğindeki Kerim Han tarafından inşa edilmiştir.
Biz hak ve adalet mücadelesini veren Kürt halkı, atamız Kerim Han'ı hiç bir zaman unutmayacağız, onun davası ve hak mücadelesi karşısında saygıyla eğiliyoruz.
Ben Bedel Boseli gördüğünüz üzere Kürt tarihi, dili ve kültürüne ilişkin videolar hazırlıyorum. Daha fazla video görebilmek için Youtube gelin, Bedel Boseli isimli kanalımı bulup abone olun. Hep beraber gelişebilmemiz için mutlaka çevrenizi, yakınlarınızı abone olmasını sağlayın!